Karabük’te Gabonlu Üniversite Öğrencisinin Ölümü Davasında Sanığın Duruşması Başladı

Karabük Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tarafların avukatları ve tanıkları hazır bulundu. Sanık DA, duruşmaya tutuklu bulunduğu Düzce T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan Ses ve Görüntü Bilgi Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

İddianamenin okunmasının ardından savunma için söz verilen sanık, kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.

Genç kızı yardım etmek için arabasına götürdüğünü ve taciz etmediğini iddia eden sanık, kendisinin ve ailesinin psikolojisinin bozulduğunu, kimsenin yüzüne bakamadıklarını söyledi.

Kendisine iftira atıldığını öne süren DA, “Ben bu iftiraları kabul etmiyorum. İftiralardan bıktım. Bana isnat edilen suçları kabul etmiyorum” dedi. dedi.

Olay günü sigara almak için dışarı çıktığını belirten DA, “100. Yıl Mahallesi’ne geldiğimde siyahi kız önüme atladı. ‘Abi, hastane, kardeş hastane’ dedi. ‘Ne oldu?’ ‘Abla beni dövdü’ dediğimde. ” o cevapladı. Arabanın arka koltuğuna bindi. Yoluma devam ettim. Amacım o kızı hastaneye götürmekti. Araba sürerken dikiz aynasına baktım, sürekli kendi kendine yabancı dilde konuşuyordu. Az önce telefonumu istedi. ‘Abi, telefon’ diyerek telefonumu istedi. Ona verdim ve 4 kere aradı ama konuşmadı.” sözlerini kullandı.

“Araçtan inip kaçtı.”

Sanık, Ibouanga’nın benzin istasyonunu geçtikten sonra arka kapıyı açtığını belirterek, şöyle devam etti:

“Bana hiçbir şey söylemedi. Eline bakıyor ve yabancı dilde konuşuyordu. Arabaya götürdüğimde elinde ve yüzünde kan vardı. Arabadan inip kaçtı. Merakımdan takip ettim, kötü bir niyetim yoktu. Kapıyı açınca 1.5 metre ötede durdum. Karşı şeride geçti. Benim evime doğru devam etti. Ben de gitmek üzere döndüm. gittiği yöne. Orada küçük bir tuvalet vardı, bir sigara yaktım ve tekrar buluşuruz umuduyla sağa sola baktım. İleride işler vardı, o yüzden dönebileceğim bir yerden geri döndüm. Amacı sömürüydü, kötü bir niyetim yoktu. Sanırım karşıma çıkar.” diye baktım. İyi niyetliydim. Onu orada görmedim. Hiçbir ses duymadım. Dönebildiğim yerden döndüm ve eve gittim. Bana zerre kadar dokunmadı. Ben de ona dokunmaya çalışmadım. Amacım onu ​​bir an önce hastaneye götürmekti.”

Aracından inerek kaçan siyahi genç kızın ölmüş olabileceğini hiç düşünmediğini belirten DA, “Nereye gittiğini görmedim. Böyle bir şey olacağını düşünmediğim için polise haber vermedim. başına gelecekti. Televizyonda yabancı bir kızın öldüğünü gördüm ama o olduğunu düşünmedim, tanıyamadım. Polis geldiğinde “Arabama binen kişinin kız olduğunu anladım” ” dedi.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek, dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.

Duruşmanın ardından kendilerine “Feminist” diyen ve aralarında duruşmayı takip eden avukatların da bulunduğu bir grup, adliye önünde basın açıklaması yaptı.

Etkinlik

26 Mart’ta Karabük’ün Yeşilköy köyü yakınlarında hat üzerinde seyreden trenin makinisti, Filyos Çayı’nda hareketsiz bir kişiyi görünce durumu yetkililere bildirdi.

Ekipler tarafından sudan çıkarılan cesedin, Karabük Üniversitesi’nde okuyan 17 yaşındaki Gabon öğrencisi Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’ya ait olduğu belirlendi.

Karabük Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturmada 3’ü yabancı uyruklu 8 şüpheli gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden DA tutuklanırken, 7’si adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Karabük Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede DA hakkında “çocuğu kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, “çocuğu kasten öldürme” suçundan ise 2 yıldan 11 yıl 3 aya kadar hapis cezası isteniyor. “Çocuğun cinsel istismarına teşebbüs”.